Merhaba Öğretmenim.

Şimdi evimin kapısından girdim içeri ve hemen size yazmak istedim. Gün boyu hayat yoğunluğu bizi maalesef bazı yapacağımız şeyleri erteleme durumu yaratıyor. Biraz gec oldu ama kusura bakmayin. Size yazmazsam olmaz diye doğal bi istek var her öğretmenler gününde. Sebebini kelimelerle anlatmaya çalışsam da başarılı olamıyorum belki ama sizin bizlere kattığınız herşey hem ögrencilik olarak hem karakterlerimize hayatimizin her asamasinda karsimiza çıkıyor. Her ögretmenler günü sizi hatırlamak için resmi bir tarih sadece. Yıllar gecsede sizin eserleriniz olarak bizler zaten hep sizi hatirliyoruz. Her yetiştirdiğiniz kuşak eminim böyledir. Her zaman sevdiklerinizle ailenizle ve öğrencilerinizle birlikte nice ögretmenler günü kutlarsiniz insallah. Yaşımız kac olursa olsun ellerinden öpülesi bir ögretmensiniz. Sağlıkla kalın  iyi geceler.

134-Murat Öztürk

*****Sınıftan bir şeyler kaybolmaya başlayınca günlük nöbet tutma olayını başlattım. Nöbetçinin görev ve sorumluluğunu 2- 3 gün anlattım. 3. gün nöbetçi olan Mert Ali 2. teneffüsün sonunda sınıfa girdiğimde ağlayarak yanıma geldi. Bir şeyler söyledi anlamadım, tekrar ettirdim. 'Öğretmenim,   Murat benim nöbetimi bozdu.' Kapıda asker gibi nöbet tutan Mert Alimi, Murat sınıfa girerken çarpmış ve duruşunu bozmuş. Yerim ben seni yaaa. 
Gülücükler Mert Alime gelsin. (23 Mart 2016)

***** Bahçede nöbetçi olduğum bir gün baktım Murat ağlıyor. 'Ne oldu yavrum dedim.' Murat hem ağlıyor hem de ilerdeki çocukları göstererek beni dövdüler diyor. Baktım çocuklar 4. sınıf çocukları. yanıma çağırdım. Biraz kızarak neden dövdüklerini sordum. Murat minicik siz kocamansınız.  Çocuk 'öğretmenim o gelip bize sataşıyor' dedi. Ben Murat'a döndüm 'Niye sataşıyorsun, bak dayak yiyorsun' dedim. Murat 'öğretmenim ama teker teker gelmiyorlar, hepsi birden saldırıyor.' Teker teker gelseler dövecekmiş Muratım.

L sesinin yazılışını anlatıyorum.Kuralları hala öğrenemeyen çocuklarıma tekrar tekrar söylüyorum,''Öğretmen konuşunca susulur dinlenir. Yoksa okuma yazma öğrenemezsiniz vb.' Sürekli uyarmama rağmen Hamza ile A.Eren konuşmaya devam ediyor. Tekrar uyararak 'Sınıf kurallarına uymayan, kuralları öğrenememiş çocukları anasınıfına tekrar yollayacağım. Kuralları öğrenince gelecekler' dedim. Derse ve anlatmaya devam ederken çocukların yine konuştuğunu görünce 'Toplanın çabuk anasınıfına gidiyorsunuz' dedim. Eren 'Öğretmenim söz dinleyeceğim' dedi. 'Sözmü dedim. Söz dedi. Oturun peki dedim. Bir ders sonra yine aynı davranış devam edince biraz kızarak Eren, sen ne söz vermiştin. Oğlum söyle bana ne söz verdin diye tekraralayınca Eren bana 'MÜSLÜMAN SÖZÜ ÖĞRETMENİM' dedi. Ben ne yapayım bu çocukları, yerim ben bunları.
Gülücükler Erenime gelsin.  (8